Japonya Uçak Bileti

Japonya Uçak Bileti
  • Ülke Adı: Japonya
  • Başkent: Tokyo
  • Nüfusu: 126.730.000
  • Yüz Ölçümü: 377.944 km2
  • Komşuları: Japonya’nın komşuları, Japon Denizi, Çin, Kuzey Kore, Güney Kore, Rusya, Ohotsk Denizi, Doğu Çin Denizi ve Tayvan’dır.
  • Konuşulan Dilleri: Resmi dili Japoncadır. Tanınan diller ise, Aynu İtak, Ryukyu, Doğu Japonca, Batı Japonca ve daha birçok diğer Japonca ağzıdır.
  • Telefon kodu: +81
  • Başkan: Shinzo Abe
  • Para Birimleri: Japon Yeni

Japonya Kuruluş Yılı ve Geçmişi

Japonya’ya ilk yerleşenlerin Doğu Asya ile Güney Pasifik adalarından gelen ve günümüzde Japonların atası olarak bilinen göçmenler olduğu bilinmektedir. Bu göçmenler Yamato ırkı olarak bilinmektedir. Milattan sonra 3 ve 4. yüzyılda savaşçı kabileler üzerinde üstünlük kurmuşlardır. 4. yüzyılın sonunda Japonya ile Kore Yarımadasındaki krallıklar arasında temaslar başlamıştır. Ülkenin ilk devamlı yönetim merkezi Nara’da 8. yüzyılda kuruldu ve 74 yıl sürdü. 8. yüzyılın sonunda yeni yönetim merkezi 1000 yıl kadar devam edecek olan Kyoto’da kurulmuştur. Kyoto’nun başkent olması Heain devrini başlatmıştır.

1185 yılında Taira Kralını yok eden Minamotolar iktidarı ele geçirip başkenti Tokyo yakınlarındaki Kamakura’ya taşımışlardır. 133 yılında iktidar Minamotolar’dan Hogoların eline geçti. O dönemde gerçekleşen iki Moğol saldırısı da engellendi. 1333 ile 1338 yılları arasında kısa süreli imparatorluklar kuruldu. Sonrasında ise iktidar Muromachi’de kurulan yeni bir askeri yönetime geçti.

Avrupalılar, Japonya’ya ilk olarak 16. yüzyılda misyonerlik faaliyetleriyle giriş yaptılar. Misyonerlik faaliyetlerinin ve batı düşüncelerinin Japon halkına zarar vereceğini düşünen yönetim Çin ve Hollandalı tüccarların dışındaki bütün Avrupalıların ülkeye girişini yasakladı. O dönemlerde adanın dış dünya ile tek teması Hollandalı tüccarlar olmuştur. 1853 yılında ülkeye gelen Amerikalı Matthew C. Perry, Japonları Amerikalılar ile anlaşması için ikna etmiştir. Amerikalıları Rusya, Büyük Britanya ve Hollanda takip etmiştir. Yapılan anlaşmalar 4 yıl içinde ticari bir anlaşmaya dönüşmüştür.

1868 yılında yönetin Meigi’ye geçmiştir. İmparator Meigi, kısa sürede hem sanayide hem de modern toplum yaşamı için gerekli olan kuralları ülkesine yerleştirmiştir. Avrupalıların uzun sürede yaptıklarını İmparator Meigi kısa sürede başarmıştır. Japonyalar, 1895 yılında Çinlilerle, 1905 yılında Ruslarla savaşmış daha önce kaybettiği adaları ve yeni yerleri alarak ülkesine dahil etmiştir. Angola-Japonya birleşmesinden dolayı 1920 yılında 1. Dünya Savaşı’na girmiştir.

Savaşın ilk dönemlerinde ittifak halinde bulunduğu devletlerin de başarısıyla üstün durumdaydı. 1941 yılında Hawaii Adalarına baskın yapmış fakat daha sonraki yıllarda ağır kayıplar vermesine neden olan Hiroşima ve Nagazaki atom bombası saldırılarına maruz kalmıştır. Yaşanan bu feci durum karşısında Japonya kayıtsız şartsız teslim olmayı kabul etmiş ve 1945 yılında resmi teslim anlaşmasını imzalamak zorunda kalmıştır.

1951 yılında San Francisco’da 48 devletle barış anlaşması imzaladıktan sonra istikrarını kazanmaya başladı. 1956 yılında ise Birleşmiş Milletler teşkilatına 80. devlet olarak tam üye olmuştur. 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana ülkenin yönetiminde bulunan liberaller ülkenin bilim ve teknolojide yükselmesini sağlamıştır. Günümüzde Japonya dünyanın en büyük devleri arasındadır.

Gezilecek Yerler/Tarihi ve Turistik Mekanlar

Teknolojinin başkenti diyebileceğimiz Japonya, doğal, turistik, kültürel ve tarihi mekanlarıyla oldukça zengin bir ülkedir. Japonya'ya gitmek istediğinizde hava yolu tercihleriniz için sitemizden japonya uçak bileti fiyatlarını karşılaştırabilirsiniz. 

Meiji Tapınağı

İmparator Meiji ve eşinin tanrılaştırılan ruhlarına adanmış olan Şinto Tapınağı olan Meiji Tapınağı, 1915 yılında yapılmaya başlamış 1920’de hizmete açılmıştır. Geleneksel Nagare Zukuri mimari tarzıyla yapılan yüzyıllık tapınağın kullanımında bakır kullanılmıştır. 2. Dünya savaşı sırasında hasar gören tapınak 1958 yılında aslına uygun restore edilmiştir.

japonya meiji tapınağı

Fuji Dağı

3776 metre yüksekliği ile ülkenin en yüksek dağı olan Fuji Dağı, aktif volkanik dağdır. Zirvesinde yılın her mevsiminde kar bulunan Fuji Dağı ülkenin sembollerinden biri olmuştur. Manevi açıdan önemli bir yeri olan dağ 300 yıldır volkanik hareketler göstermektedir. 2013 yılında UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne alınan dağın etrafında göller ve yeşillikler bulunmaktadır. Bu nedenle Japonya uçak bileti alan her turist bu eşsiz güzelliği görmeden geri dönmüyor. 

Kinkakuji

Budizm’in Rinzai mezhebine ait olan değerli bir mabet olan Kinkakuji, Rokuonci adıyla da bilinmektedir. 1994 yılında UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne alınan mabet Kikoto ilçesindedir. Ülkenin en ünlü manevi yapılarından olan Kinkakuji, savaşlarda hasar almış fakat daha sonra aslına uygun olarak yenilenmiştir.

japonya kinkakuji

Kiyamizu dera

Çevresindeki şelaleden esinlenerek Kiyamizu dera adını alan Budist tapınağı 8. asırda yapılmıştır. 13 metreden atlayıp ölmeyenlerin isteklerinin gerçekleşeceğine dair ilginç geleneği bulunan Kiyamizu dera saf su anlamına gelmektedir. Bu gelenek ölümcül neticeler verdiğinden yasaklanmıştır.

Senso ji

Tokyo’nun en eski ve en önemli Budist tapınaklarından olan Senso ji Tendai mezhebine aittir. 645 yılında hizmete açılmış olan tapınak bodhisattva Kannon'a adanmıştır. Günümüzde birçok sinema sanatçısının ebedi istirahati bu tapınaktır.

Tokyo Kulesi

Tokyo’nun Shiba Parkı’nda bulunan 333 metre yüksekliğindeki Tokyo Kulesi, Eyfel Kulesi’nin kopya yapılarındandır. Ülkenin en yüksek yapılarından olan kule 1958 yılında çok yüksek bir maliyetle yapılmıştır. Tokyo’nun sembollerinden olan yapı Tachu Naito tarafından tasarlanmıştır.

japonya tokyo kulesi

Shinjuku Gyoen Ulusal Bahçesi

Naito ailesinin ikametgahı olarak inşa edilen Shinjuku Gyoen Ulusal Parkı, Tokyo’da bulunmaktadır. 1879 yılında imparatorluk sarayı yönetimine verilen park daha önce botanik bahçeye dönüştürülmüştür. Parkta çınar, kiraz ağacı, sedir, selvi ve kiraz ağaçları başta olmak üzere toplam 20 bin ağaç çeşidi ve rengarenk çiçekler bulunmaktadır.

Tokyo İmparatorluk Sarayı

Saray kompleksi ve bahçeleri ile yaklaşık olarak 3,42 kilometrekarelik bir alanı kaplayan İmparatorluk Sarayı ülkenin imparatorlarının yaşadığı yerdir. Rehberli turlarla gezilebilen sarayın arazisi içinde bahçeler, kule, çeşitli aksesuarlar ve köprü bulunmaktadır.

Ayrıca ülkede Tokyo DisneySes, Himeji Kalesi, Hiroşima Barış Anıtı, Nijo Kalesi, Tokyo Ulusal Müzesi, Iriomote Jima, Yoyogi Park, Harajuku, Odaib ve Kamakura gibi çok değerleri gezilecek ve görülecek yerler bulunmaktadır. 

Mutfağı ve Yemek Kültürü 

Doğu Asya yemeklerine benzeyen Japon mutfağında yağ ve baharat kullanımı oldukça azdır. Yemeklerin hazırlanışında ve servis edilişinde farklı ve güzel bir sanat bulunmaktadır. Yemeklerde mevsim sebze ve meyvelerinin kullanılmasına özen gösterilmektedir. Sağlıklı yaşam için buna özel olarak dikkat edilmektedir. Sebzeler az pişmiş veya çiğ olarak tüketilmektedir.  Deniz ürünlerini ve balığı çeşitli şekillerde sunarak dünyaya tanışmış olan Japon mutfağında aromalı bitkiler, kökler ve çiçeklerin pek fazla yeri yoktur. Ülkeye özgü olarak yapılan yemeklerde ana malzeme olarak balık, tavuk ve et kullanılmaktadır. Ana yemeklerin yanında içinde turşu, sebze, soya fasulyesi ezmesi, pilav ve çorba bulunan küçük tabaklar sunulmaktadır. Japonya uçak bileti alarak Japonya'ya gittiğiniz zaman Japonya'ya özgü yemekleri denemeden geri dönmeyin. 

Japon mutfağını ana gıdası küçük taneli ve nişastalı pirinçte yapılan pilavdır. Pirinç, ekmek niyetine tüketilmektedir. Tuz yerine soya fasulyesinin daha fazla kullanıldığı ülkede en meşhur olan yiyecekler arasında Sushi, Udon, Ramen, Soba, Tempura, Sukiyaki ve Okonomiyaki’dir.

japonya yemek kültürü

Geleneksel Japon kültürlerinden Kaiseki Ryori’yi de geliştirmiş olan Çay seremonisinin de çok özel bir yeri vardır. Kusursuz görgü kurallarının bulunduğu Kaiseki Ryori günlük yemek yeme adabından daha fazla görgü kuralları bulunmaktadır. Budistlerin ve rahiplerin yemek pişirme şekli olan Shojin Ryori’de et yeme üzerine dinsel sınırlandırmalar bulunmaktadır.  Hala daha tapınaklar ve tapınaklarla ilişkili olan restoranlarda Shojin Ryori tarzı yemekler sunulmaktadır.

Japonların sabah kahvaltısı, düşük kalorili, az yağlı ve sağlıklıdır. Akşam yemeklerinde ise makarna, erişteli balık veya deniz ürünleri tüketilmektedir. Akşam yemekleri genellikle tahta çubukla sunulmaktadır. Rahta çubuk yanında kaşık, çatal, bıçak da kullanılmaktadır. Japonlar yemek sonunda tatlı yemezler. Batı usulü tatlılar yerine yerel şekerlemeler daha fazla tercih edilmektedir.